Deniz Kızın Güncesi- Yedinci ve Sekizinci Aylar
Deniz kızla yedinci ayımıza tatilden dönerek -dolayısı ile biraz huysuzca- başladık. Neyse ki tatil sonrasi ilk cumartesi günü Deniz’le randevumuz vardı da keyfimiz yerine geldi. Kızımız artık gramlardan kiloya terfi etmiş, tam 1 kg olmuştu. Şeker yükleme testinden de başarıyla geçtiğimize göre, hiçbir problem yoktu.
Yedinci ve sekizinci aylara Deniz için yaptığımız hazırlıklar damgasını vurdu. Mobilyalarının gelmesi, yatak örtülerinin siparişi, beşiğinin hazırlanması, avizesi, abajuru, kapı süsü, alışverişi, kıyafetlerinin yıkanıp ütülenmesi derken zamanın nasıl aktığını bilemedik. Artık kızımızın odası hazırdı ve her gece yatmadan önce uzun uzun orada vakit geçirmemiz, dolaplarını açıp açıp kıyafetlerine dalmamız ve O’nu o odada uyurken, oynarken hayal etmemiz bir rutine dönüşmüştü. Sekizinci ayın sonunda hastane çantamız bile hazırdı. Eeee ne de olsa annesine çekerse, erken gelebilirdi Deniz kızımız (o tarihlerde kızımızın bırakın gününü geçirmeyi, erken geleceğine o kadar çok inanıyorduk ki :))
Yedinci ve sekizinci aylar, doğum izni öncesi son çalışma zamanlarıydı. Dolayısı ile nefessiz, son sürat geçti. Bir de üzerine aşırı sıcak hava -ki ben büyüyen karnım sebebi ile o sıcakları, mevcut durumdan 10 derece kadar fazla hissediyordum :)- bizi biraz yordu. Bu sebepledir ki ne bayram tatilinde ne de 30 Ağustos’ta hiçbir yere gitmeyi gözümüz almadı. Hem zaten 30 Ağustos’ta yine Deniz kızla randevumuz vardi.
Ama bu seferki buluşma bizi deli etti, zaten azıcık olan aklımızı iyice başımızdan aldı. Kızımız iyice büyümüş, 2100 gr.lik kocaman bir bebek olmuştu. Yanaklar öyle tombuldu ki uzun süre “dubleks yanaklı kızımız” dedik. Hele o köfte dudaklar… Ultrasondaki o hali gitmedi hiç gözümüzün önünden… Sekizinci ayı da doktor kontrolu ile bitirdik. Neyse ki herşey yolundaydı
. Aynı zamanda sekizinci ayın son günü, son iş günümüzdü. Deniz kızımız, sekiz aylık çalışma süresinin sonunda emekliye ayrılıyordu ya da çook uzun bir süre ara veriyordu iş hayatına. Artık kızımla evde vakit geçirme, O’nun gelişini evimizde bekleme zamanı gelmişti…